Uzman Klinik Psikolog Serap Sözen
Anksiyete, insanların karşılaştıkları potansiyel tehlikelere karşı duydukları genel endişe durumunu ifade eder. Korku, bir tehlikeye karşı verilen bir alarm tepkisi iken, anksiyete ise stresli durumlara karşı verilen doğal bir korku ve panik duygusudur. Korku bir tepki veya duygu iken, anksiyete bilişsel bir süreçtir ve beynin var olan korkuyu işlemesiyle ilgilidir. Anksiyete, zaman zaman herkesin deneyimlediği bir durumdur ancak aşırı ve uzun süreli olduğunda yaşamı olumsuz etkileyebilir ve anksiyete bozukluklarına neden olabilir.
Anksiyete Belirtileri ve Çeşitleri
Anksiyete belirtileri genellikle çarpıntı, nefes almada güçlük, hızlı hızlı nefes alma, el ve ayak titremesi, aşırı terleme, sıkıntı, heyecan ve ani bir kötü his hissi gibi fiziksel ve duygusal belirtiler şeklinde ortaya çıkar. Anksiyete bozuklukları arasında yaygın anksiyete bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu, özgül fobiler, sosyal kaygı bozukluğu ve panik atak bozukluğu bulunur.
Yaygın Anksiyete Bozukluğu ve Tedavisi
Yaygın anksiyete bozukluğu, kişinin sürekli ve aşırı bir şekilde uygun olmayan endişe durumu yaşadığı bir durumdur. Bu durumda tehlike algısı, tehlikenin var olmadığı durumlarda bile uzun süreler boyunca aktif olabilir. Yaygın anksiyete bozukluğuna sahip olan kişilerde huzursuzluk, aşırı heyecan, kolay yorulma, düşüncelerini yoğunlaştırmada zorluk, kas gerginliği ve uyku bozukluğu gibi belirtiler görülebilir. Tedavide genellikle ilaç ve psikoterapinin bir kombinasyonu kullanılır. Ayrıca, kas gevşetme egzersizleri, derin nefes alma ve biofeedback gibi gevşeme tekniklerinin de faydalı olabileceği düşünülmektedir.
Anksiyete Yönetimi
Anksiyete yönetimi için önemli olan faktörler arasında stres yönetimi, düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, uyku düzeni, sosyal destek ve gevşeme tekniklerinin kullanılması yer alır. Bu faktörler anksiyeteyi azaltmaya ve yönetmeye yardımcı olabilir.
WhatsApp us